Doktor
Ender Saraç ile veteriner Talat Gülbay, bir süre önce bir araya gelerek, tıbbı
destekleyen ve tamamlayan bir dal olarak “hayvanlarla tedavi” konusunda
çalışmaya başladı.
Ender Saraç ve Talat Gülbay, geçen yıl tanıştı. İki hayvan sever, hem toplumdaki hayvan sevgisini arttırmak hem de şifanın sadece bitkilerde değil hayvanlarda da olabileceğini duyurmak üzerine çalışmaya başladılar. Derken devreye Naturel Beden Festivali girdi ve ikili “Hayvanlarla Tedavi” isimli seminer için kolları sıvadı. Üç aylık bir çalışma sonucunda hazırlıklarını tamamladı.
Hayvanlarla tedavi, alternatif tıpta binlerce
yıldır var olan bir yöntem. Ayrıca hayvanlardan elde edilen serumlar, sığır
jelatini, arı sütü gibi ürünler de pek çok kişi tarafından biliniyor ve
kullanılıyor. Ender Saraç, seminerin farkının, bütün bu yöntemleri bir arada sunmak
olduğunu ve konuyla ilgili gelişmelerin tohumlarının atılacağını söylüyor:
“Hayvanlar insanlara şifa verip hastalıkları tamamen tedavi edebiliyor. Bunun
nedeni masum ve çok içgüdüsel davranmaları. Tabii bunları söylerken amacımız
kesinlikle modern tıbbı bir yana atmak değil. Ona tamamlayıcı bir dal
oluşturmak. Aslında dünyanın çeşitli yerlerinde sülüklerle, yunuslarla, atlarla
tedaviler uygulanıyor. Belki ileride bu yöntemlerin uygulanacağı bir merkez de
açabiliriz.” Yunuslarla tedavi en çok bilinen yöntemlerden... 1970’ten beri
uygulanıyor. 15 gün süren tedaviler, sinir sistemi problemlerinde, özürlü
çocukların tedavilerinde uzun süre olumlu etki gösteriyor.
İkili, başka hangi hastalıkların
tedavisinde hayvanlardan faydalanıldığını anlattı:
ATLAR NEGATİF ENERJİYİ TOPRAĞA AKTARIYOR
Atlarla tedavi, bu alanda bilinen en eski
yöntemlerden... Bu yöntem sıklıkla çocukların sinir bozuklukları, kas iskeleti bozuklukları,
otizm, konuşma bozuklukları ve beyin felçlerinde kullanılıyor. Belli tedavi
seansları var. Hastayı heyecanlandırıp duygu kanallarını açtıkları için hastaya
verilen öğreti uzun süre fayda sağlıyor. Tabii bu işlem için çocuğun ruh halini
tanıyan ve atın ruhundan anlayan bir uzmanın işin içinde olması gerekiyor.
Atların önemli özelliklerinden biri de insanlardaki negatif enerjiyi almaları.
Ata bindiğinde binicinin kök şakraları atın şakrasıyla temas ediyor. Bu sayede
at binicisini topraklıyor ve negatif enerjiyi toprağa aktarıyor. Sadece 20
dakika ata binmek bile negatif enerjiyi atıyor.
KEDİ VE KÖPEK TANSİYONU DÜŞÜRÜYOR, KALP
KRİZİNİ ÖNLÜYOR
ABD hastanelerinde bu tedavi yöntemi için
eğitilmiş özel kedi ve köpekler bulunuyor. Daha çok kalp hastalarında, uzun
süreli tedavi için hastaneye yatanlarda, otistik çocuklarda kullanılıyorlar. Kullanılan yöntemle kedi ve köpekler kalp hastalarında tansiyon düşürüyor, kalp krizinde ölüm oranını yüzde üç
azaltıyor. ABD’de her yıl 30 bin insanın hayatı kedi ve köpek beslediği için
kurtuluyor diyebiliriz. Evcil hayvan besleyenlerde gerilim azalıyor,
kolesterolleri evcil hayvan beslemeyenlere göre daha düşük oluyor. Çocukların büyüme
döneminde okuldaki davranışlarını ve sosyal hareketleriyle karar verme
yeteneklerini olumlu etkiliyor. Ailesini kaybeden çocukların problemi
atlatmasına yardımcı oluyor.
SÜLÜK HASTALIKLI DOKUYU YİYOR BALIK
MANİKÜRDE KULLANILIYOR
Varis, hemoroid, egzama, ödem ve yanık gibi
rahatsızlıklarda kullanılıyorlar. Sülükler vücuttaki hastalıklı bölgenin bütün
zehrini ve toksinini çekiyor. Tabii bunu hijyenik ve bilinçli olarak yapmak
şart. Balıklarla tedavi de çok önemli. Örneğin Sivas’taki Balıklı Göl’deki suda
yüksek oranda selenyum olduğu için, gölde yaşayan balıklar ilginç bir şifa
yeteneğine sahip. Sadece hastalıklı dokuyu yiyorlar. Sedef hastalığı, egzama ve
aknelerde iyileştirici etkileri çok yüksek. Uzakdoğu’da manikür ve pedikür
yapan balıklar var. Son yapılan araştırmalar balıkları seyretmenin zihni
rahatlattığını gösteriyor.
Rehberlik ve yardımcılık yapan köpekler
Evcil hayvanlar sadece insan sağlığı için
uygulanan tedavilere yardımcı olmakla kalmayıp onlara rehberlik ve yardım
hizmeti de sunuyor. Bu konuda şüphesiz en çok rol oynayan köpekler.
Özellikle engelli insanların yetersizlikleri ile ilgili ihtiyaçlarını
gidermeleri ve normal yaşantılarını sürdürmeleri için görev yapan köpekler,
onların hayatlarını kolaylaştırıyor.
Rehber köpekler içinde en bilinenleri, körlere
yardımcı olanlar... Bu köpekler, görme engelli sahiplerine caddelerde karşıdan
karşıya geçerken, evin içinde ve dışında yürürken, kapılardan geçerken, asansör
ve yürüyen merdivenlerde yardımcı oluyor. Buna benzer şekilde işitme engelliler
için eğitilmiş olan köpekler de sahiplerine telefon çaldığında, kapı
çaldığında, evdeki insanlar seslendiğinde, bebek ağladığında, evdeki alarmlar
ve çalar saat çaldığında, anormal sesler duyduklarında uyararak yardımcı
oluyorlar.
Hizmet köpekleri ise özellikle hareket
yeteneklerinde kısıtlama ve engel olan kişilere yardımcı oluyor. Evdeki ışıkları
açıp-kapatarak, kapıları açarak, ufak tefek eşyaları taşıyarak, onların
düşürdükleri veya uzanamayacakları mesafede bulunan eşyaları uzatarak, tekerlekli
sandalyelerini çekerek ve oturma pozisyonundan ayağa kalkmalarına destek
vererek hizmet ediyorlar. Hatta bazıları çekmeceleri açıp kapayarak,
çamaşırları makineye ve kurutucuya yerleştirip çıkararak, bazıları da yakındaki
bakkaldan alışveriş yaparak sahiplerine yardımcı oluyor.
Bazı köpekler ve kediler ise belli periyotlarla
nöbetlere yol açan hastalıkları olan sahiplerine, bu nöbetler öncesinde haber
vermek üzere eğitilebiliyor. Nöbet öncesindeki küçük değişikleri algılamak
üzere eğitilen kedi ve köpekler bu sayede nöbet geçirmek üzere olan sahiplerine
yeterli vakit kazandırarak daha emniyetli bir yere geçmesi ve hazırlanması
konusunda hayati bir yardımda bulunuyor.
Parkinson hastalarının, sadece ayaklarının donup
hareketsiz kalmasına ve düşmelerine yol açan durumlarda, daha önceden eğitilmiş
olan köpekler sahiplerine dokunarak ayaklarının tekrar hareket etmesine ve
yürümenin devamına imkan sağlıyor. Köpeklerin teması ile donup kalmış ayağın
tekrar hareket etmesinin nedeni medikal anlamda tam olarak açıklanabilmiş
değil. Bunun yanı sıra benzer şekilde köpekler karşı denge faktörü olarak
hareket edip sahiplerinin denge kurmalarına da yardımcı olabiliyor. Düşen
sahiplerinin yerden kalkmasına yardımcı olmak üzere de eğitilebiliyor.
VETERİNER HEKİM TALAT GÜLBAY
Pako’nun Sayfası (t)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder