28 Ağustos 2012 Salı

Bir Gol Kraliçesi: Bilgin Defterli




Yeter ki yapmaya karar versin Türk kadını. Başaramayacağı hiçbir şey yoktur.

Bilgin Defterli, A Milli Kadın Futbol Takımımızın Kaptanı. 33 maç oynamış, 14 gol atmış. Milli takımda en az onun kadar başarılı 15 kadın daha var. Ama biz önce Bilgin’i tanıyalım.
1980 İstanbul doğumlu olan bu genç sporcu, futbol kariyerine 1996 yılında Dinarsu Spor’da başladı. Başarı grafiği tam yükselme gösterirken, Türkiye’de kadın futboluna ara verildi. Kulüpler kapatıldı, sözleşmeler iptal edildi.

Futbol aşkı ile tutuşan bu genç kadın, kendine bir CV hazırladı ve Almanya kadınlar ligi kulüplerine gönderdi. Yeteneğini, azmini hemen fark eden Bundesliga oldu.
Halen futbol yaşantısını Almanya’nın FC Köln takımında sürdüren Kaptan Bilgin Defterli ile Aslıhan Karlıdağ'ın yaptığı söyleşiyi paylaşıyoruz:

Futbola olan yeteneğini ilk ne zaman, nasıl ve kimin sayesinde keşfettin?
Yeteneğimi çok küçük yaşlarda kendim keşfettim diyebilirim. Yaklaşık 7-8 yaşlarında mahallede erkeklerle birlikte futbol oynardım. Mahalleler arası turnuvaları yapılırdı ve bu turnuvalarda yer alan tek kız çocuğu ben olurdum. Daha sonra ortaokul yıllarında, okullar arası futbol turnuvalarında erkek takımlarında oynamaya başladım. Okuldaki spor öğretmenlerimin ailemle konuşmasından sonra futbolcu olmaya karar verdim. 1996 yılında İstanbul takımı olan Dinarsu Spor kadın futbol takımına kayıt oldum.

Futbolcu olmayı seçtiğini söylediğinde ailenin ve arkadaşlarının tepkisi nasıl oldu?
Ailem sokaklarda ve okulda erkeklerle futbol oynamama karşı çıkıyordu. Çünkü çevremizdeki insanlar aileme sürekli "kız kısmı evde oturur, çamaşır yıkar, temizlik yapar. Ne işi var senin kızının erkeklerin arasında?" şeklinde konuşmalar yaparlardı. Ortaokuldaki spor öğretmenimin ailemle konuşmasından sonra futbol oynamama biraz daha ılımlı bakmaya başladılar.

Futbolcu olmak hayatını nasıl etkiledi?
Ben Ticaret Meslek Lisesi muhasebe bölümünü okudum. Belki o mesleği devam ettirseydim masa başında  bir iş yerinde çalışıyor olurdum; ama spor yapmayı çok sevdiğim için o meslekten vazgeçtim. Futbolcu olmaya karar verdim ve bu kararım hayatımı her anlamda çok değiştirdi. Futbol sayesinde dünyayı gezdim diyebilirim. Eğer muhasebeci olsaydım yaşadığım bu başarıları göremez, sizlerle paylaşamazdım.

Ağır idmanlardan dolayı vücudum bozulur diye düşündün mü? Birçok aile kızlarının erkek gibi görüneceğini düşünerek futbol oynamalarını istemiyor.
Hiçbir zaman vücudum bozulur diye düşünmedim. Ayrıca spor yapmak vücudu daha zinde tutar. Vücudum bozulur düşüncesi çok yanlış bence… Tabii ki şunu da eklemeliyim, bir kadın futbolcu sahanın içinde nasıl futbolcu kişiliğine bürünüyorsa saha dışında da kadınsı kişiliğini unutmaması gerekir.

Kadın futbol kapatılınca…

Sen Türkiye’de oynarken kadın futboluna ara verildi. Hiç “Bu iş burada bitti!” diye aklından geçirdiğin oldu mu?
İskenderun Sanayi Spor'da bir yıl futbol oynadıktan sonra sezon sonu İstanbul'a geri döndüm ve kadın futbolunun kapanacağını duydum. Bu beni o kadar çok üzmüştü ki hayallerimin o anda bittiğini düşündüm. Ama azmimi ve kendime olan güvenimi hiçbir zaman kaybetmedim. 8 yıl Türkiye'de kadın futboluna emek vermiştim ve başarılı bir oyuncuydum. Neden yurtdışı olmasın diye düşünüyordum hep. Daha doğrusu hayalini kuruyordum.


“Bundesliga’ya CV’mi gönderdim”
Sanırım yurtdışına transfer olan ilk ve tek kadın futbolcumuz sensin. Almanya’ya transferin nasıl gerçekleşti, biraz anlatır mısın?
Evet, yurtdışına transfer olan tek kadın futbolcu benim. 2002-2003 sezonunun sonunda Türkiye’de kadın futboluna ara verilince, Türkiye'de yaşadığım başarıları bir CV olarak hazırladım. Almanya'daki kadın takımlarına CV’mi gönderdim. Almanya’nın 1. Lig takımlarından olan FSV FRANKFURT kulübünden bana cevap geldi. Beni denemek üzere bir ay boyunca takımlarında idman yapabilmem için davet ettiler. Bir ay boyunca FSV FRANKFURT takımıyla idmanlara çıktım. Bu benim için bir sınav gibiydi ama ben bu sınavı başarıyla tamamladım. Ve benimle 2 senelik sözleşme yaptılar.

“Bundesliga’da kadın takımı zorunlu”
Almanya’daki kadın futboluyla Türkiye’yi kıyaslayabilir misin? Kulüplerin yapısı, tesisler, oyuncular ve insanların kadın futboluna bakışı arasında ne gibi farklılıklar var?
Mesela UEFA, AImanya’daki bütün Bundesliga erkek takımlarına kadın takımı kurma zorunluluğu getirdi. Şimdi Almanya’da bildiğiniz bütün takımların kadın takımı var. Türkiye'deki kadın futbol takımlarının çoğu belediyelere bağlı ve ligde uzun süreli kalamıyorlar. Her zaman söylediğim gibi Türkiye'de Süper Lig takımları kadın futbol takımı kurmadığı sürece kadın futbolu çok fazla ilerleyemez. İnşallah Almanya’daki uygulama Türkiye’de de gerçekleşir.

Almanya’da toplam 10 lig var ayrıca bölgesel ligler var. Neden Türkiye’de de olmasın?
İstiyorum ki kadın futbolu yaygınlaştırılsın ve reklamı olsun. Futbol Federasyonu bünyesinde de kadın futbolu üzerine bağlı bir yapı olsun ve bu desteklensin. Umarım Türk kadın futbol takımlarını daha iyi yerlerde görürüz. Oyuncu kalitesi olarak baktığımda Türkiye’de çok yetenekli oyuncular var. Fakat fizik ve kuvvet olarak Almanlardan çok eksiğiz. Bunu da düzenli idman yaparak giderebiliriz diye düşünüyorum.

Sözü milli takıma getirirsek; Türkiye Kadın Milli Takımı’nın kaptanı olarak milli takımımızın Avrupa Şampiyonası grup eleme maçlarını nasıl değerlendiriyorsun?

Zor bir gruba düştük. “Almanya-İspanya-Romanya-İsviçre-Kazakistan” olduğu bir grupta mücadele ediyoruz. Doğruyu söylemek gerekirse turnuvaya iyi başlamadık. Çünkü Türkiye’de ligler bu yıl geç başladı ve bundan dolayı çok sıkıntı yaşadık. Futbol yaşantısını Türkiye’de sürdüren milli takım oyuncularının idman ve maç eksiklikleri nedeni ile toparlanamadık. Ama şimdi daha iyiyiz, ligler başladı ve her hafta sonu maçlar var. Dediğim gibi ilerde daha iyi olacağız, sadece biraz sabır gerekli.
Tabii ki eksikliklerimiz var. Fakat şunu söylemeliyim ki inanın dünya çapındaki çoğu takım teknik olarak çok zayıf ama kondisyon ve kuvvet olarak çok iyiler. Bizim de en büyük eksikliklerimizden bir tanesi kuvvet. Ama bol bol kamp yaparak bu eksikliklerimizi giderebiliriz.

Türkiye’de kadın futbolunun ilk yıllarından itibaren yeşil sahalardaydın. Türkiye’de o günlerden bu yana kadın futbolunda neler değişti sence? Ya da değişen bir şey var mı diye mi sormalıyım?
Türkiye’de kadın futbolcular arasında erkeklere taş çıkartacak yetenekte oyuncular var gerçekten. Kadın futbolu çok büyük bir gelişme içerisinde. Okullarda daha da yaygınlaştı ve okullar arası turnuvalar yapılmaya başlandı. 2000 yılında ligde 14-15 takım vardı, şimdi ise 1. Lig ve 2. Lig olmak üzere takımlar çoğaldı. Bu da Türkiye'de kadın futbolu açısından sevindirici bir olay. Mesela son iki yıldır lig birincisi federasyon tarafından Şampiyonlar Ligi’ne gönderildi. En büyük değişim altyapıya inmeleri oldu bence…

Kadın futbolunu nerede görüyorsun? Sence insanlara kadın futbolunu daha çok duyurabilmek için neler yapılmalı?
Medyayı unutmamak gerekiyor tabii ki. En büyük desteğin onlardan gelmesi gerekiyor. Mesela burada kadın futboluyla ilgili her hafta dergiler çıkar ve toplantılar yapılır. Fakat Türkiye'de bir gazeteye çıkmak için ya bir kavga ya da bir olay olması gerekiyor. Türkiye'de kız çocukları ancak sokaklarda futbol oynayarak bir şeyler öğrenebiliyorlar. Türkiye’de o kadar çok yetenekli futbolcular var ki belki de bu yüzden fark edilmiyorlar. Oysa Almanya'da aynı yaş grubundaki kızlar sokak futbolundan çok kulüp düzeyinde futbol oynuyorlar.

Kadın futbolunun yavaş oynandığı ve hatta sıkıcı olduğu ile ilgili eleştiriler oluyor. Sen bu konuda ne düşünüyorsun? Sence kadınlar
daha küçük sahalarda daha hafif bir topla oynasalar maçların seyir zevki daha yüksek olur mu?
Ben öyle düşünmüyorum. Belki yavaş futbol oynanıyor olabilir ama sıkıcı olduğunu düşünmüyorum açıkçası. Kadınlar daha küçük sahalarda daha hafif bir topla oynasalar bence maçlar asıl o zaman daha sıkıcı olur. Çoğu erkek futbol oynamasını bilmiyor, peki buna ne demeli?

Futbolcu olmak isteyen kızlara ne önerirsin? İyi bir futbolcu olmak için neler yapmaları gerekir?
Her zaman şunu belirtmek isterim, tabii ki insan sevdiği işi yaparsa daha mutlu olurmuş. Ama eğitimi de unutmamak gerekiyor. Futbol bir heyecan, bir tutku belki ama her şeyin başı sonu eğitimden gelir. O yüzden başarabiliyorlarsa futbol hobi, eğitim ön planda olsun derim. Futbolcu olmak isteyen kızlara, hedefleri, hayalleri olduğu ve onları destekleyenler bulunduğu sürece başarı sağlayacaklarını söyleyebilirim. Hedeflerini belirlesinler ve sonuna kadar gitsinler. Ama burada en önemli görev ailelere düşüyor. Futbol oynamak isteyen kızlara engel olmasınlar. O kızlar da özgürce, istedikleri gibi futbol oynasınlar. Türkiye'de, futbolcu olmak isteyen kızların ailelerine beni anlatıyorlarmış. Röportajlarımı ailelere okutuyorlarmış. Ailelerden çok olumlu tepkiler alınıyormuş. Bunları duyunca ben de çok mutlu oluyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder